Sindy

Tektanrılı dinler (islam, isevilik, musevilik) ile çoktanrılı dinlerin benzerliği:

Kitaplı olan ve "tektanrılı" olduğunu iddia ederek kurulan dinler inanca yepyeni bir anlayış getirdiklerini ileri sürmekteler. Ve yaratıcıyı, sözde her çeşit ortaktan uzak tuttuklarını iddia etmekteler.



Aslında durum hiç de sanıldığı gibi değildir. Tektanrılı dinler ne kadar sözde tek tanrılı olduklarını ileri sürselerde, öz olarak çoktanrılı dinlerden farklılık göstermezler.
Çoktanrılı dinlerde, belirli görevleri yerine getiren tanrılar vardır. Tektanrılı dinlerde de aynı tanrılar vardır belirli görevleri yerine getiren: ama tek bir farkla, isimleri tanrı değil de melekler olarak anılır. melekler de çoktanrılı dinlerdeki tanrıların görevlerini yerine getiriyorlar. işlevsel olarak aynı görevleri yapmaktalar.

Tektanrılı dinler, çoktanrılı dinleri "yaratıcıya ortak koşma" ile eleştirirler. Fakat öz olarak bu iddia havada kalmaktadır. çünkü çoktanrılı dinler de tanrıya hep ortak koşmaktadırlar. örneğin kuran'ın bir çok yerinde yaratıcı, "biz" diyerek işleri, kendisi ve melekleri ile yaptığını belirtmektedir. Yani yüce kusursuz yardıma muhtaç olmayan tanrıya, melekler yardımcı olsun denilerek aslında ona ortak koşulmuştur. Her şeye gücü yeten tanrı için, her şeyi sadece "ol" demesi ile değiştirebilen tanrı için yardımcı meleklere ne gerek var? Tanrının yardıma ihtiyacı mı var ki, meleklere gerek duysun?
Demem o ki, tektanrılı dinler aslında geleneğin sürdürülmesinden başka bir şey değildir. her ne kadar yeni anlayışlar, inanışlar getirdiklerini dillendirseler de öz olarak kendilerinden önceki inanışlardan çok bir fark göstermezler.


Kaynak : Alıntılar