osman75

21.yüzyılda otomobiller ve ulaşım teknolojileri bir üst seviyeye çıkmak üzere. Bilim-Kurgu filmlerinde izledikleriniz, kitaplarında okuduklarınız artık uzak değil.

İşte size, [Link Görmek ve Forumumuzdan Yararlanmak İçin Üye Olmasınız. ].




Konuşan Arabalar
Karaşimşek deki Kitt den veya Subaru’daki Siri den bahsetmeyeceğiz. V2V (vehicle-to-vehicle) olarak isimlendirilen araçlar arasındaki konuşma teknolojisinden bahsedeceğiz. Amerikan Ulaşım Dairesi yakın zamanlarda, konuşan arabaların birbirine uyarlanması için standartları belirleyen yeni bir kural seti önerisinde bulundu. Bu standartlar; bir otomobilin konum, yön ve hız bilgilerinin paylaşımını ve sürücülerin potansiyel tehlikeler hakkında uyarılmasına yönelik. Artık yakın gelecekte kazaların en çok meydana geldiği kavşaklarda; taşıtlar, birbirleri ile konuşarak 4 bir yönden gelen araçlardan hangisine yol verilmesi gerektiğine, hangisinin beklemesi gerektiğine karar verebiliyor olacak.








Trafik Lambaları ile Konuşabilen Arabalar
Diğer bir iletişim teknolojisi olan V2I (Vehicle-to-Infrastructure) ise araç ile farklı bir teknoloji altyapısı arasındaki bağlantıyı sağlıyor. İtfaiyeler, acil durum rotası üzerindeki yollar boyunca trafik lambalarını kırmızıdan yeşile çevirmek için çeşitli teknolojiler kullanıyor. Fakat bu teknoloji, trafik lambalarının, şehir trafiğini daha akıcı hale getirmek için araçlardan topladığı veriyi değerlendirme ve buna göre de trafiği yönetme esasına dayanıyor. Akıllı altyapı, daha sıkışık bir yöndeki trafiği rahatlatmak için, o yönde daha uzun süre yeşil yanmaya ya da hız limitini bir süreliğine arttırmaya karar verebilir. Hatta kaza durumlarında trafiğin akışını farklı yönlere dağıtıp olası sıkışıklık durumlarını engelleyebilir, azaltabilir. Sürücüsüz araçlar yaygınlaştığında sadece algılayan ve düşünen araçlar olmayacak. Bütün bir şehir de düşünen bir akıllı makineye dönüşecek.







Yakıt Bazlı Ayrımcılık
Dizel motorlar yüksek torklu, yakıt tasarruflu olmalarına rağmen yakında sadece şehir dışına yaklaşabiliyor olacaklar. Şehir içlerine giremeyecekler. Paris, Meksiko City, Madrid ve Atina 2025 yılına kadar şehirdeki hava kirliliğini azaltmak için şehrin büyük bölümlerine dizel araçların girişlerini yasaklamayı planlıyor. Dünyanın dört bir yanındaki diğer bazı büyük şehirler de büyük olasılıkla bu uygulamayı takip ediyor olacaklar. Norveç’in en büyük iki şehri Osla ve Bergen ise işleri bir adım öteye taşıyarak; aynı tarihe kadar sıfır emisyon bölgeleri oluşturabilmek için benzinli araçları da şehirden uzak tutmayı planlıyor. Böylelikle siz de şehir merkezinde daha küçük, daha temiz ve daha sessiz araçların oluşturduğu trafikle boğuşuyor olacaksınız.







Hareket halinde Şarj
Şehirde herkesin elektrikle çalışan otomobili olduğunda çok fazla sayıda şarj istasyonu ihtiyacı olacaktır. Aslında küçük bir altyapı planlamasıyla arabalarımızı, kırmızı ışıkta durduğumuzda ya da park ettiğimiz noktalarda şarj edebiliyor olabiliriz. Uzaktan kablosuz şarj olmaz diye düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz. Bilim adamları, son 10 yılda %100 verimlilikle 2 metre uzaklığa kadar enerji transferini hayata geçirmiş durumdalar. Bu işleme mıknatıslı bağlaşma (magnetic resonance coupling) deniyor. Çalışma mantığı yola döşenmiş olan güçlü bobinlerin, araba üzerindeki bobinleri titreştirerek elektrik enerjisi oluşturmasına dayanır. Dünyanın bazı merkezlerinde, duraklarında beklerken –kablosuz- şarj olan otobüsler test edilmeye başladı bile. Bu teknolojiyi otoparkınızın veya asfaltın altına eklemenin oldukça kolay bir işlem olması da yakın gelecekte mümkün olacak. Tabi bir de bireysel sürücülerin bu tip şarj için nasıl ücret ödeyecekleri konusu var.









Ekstra Yol Ücretleri
Gelecek yakında fakat biraz masraflı olacak. Kalabalık ücreti (congestion pricing), şehir içinde bazı yolları kullanabilmek için ekstra para ödemeniz manasına geliyor. Bu ücretin belirlenmesinde arz talep dengesi gözetilecek. Bir yolu kullanmak için ne kadar talep oluyorsa ücretin de o kadar fazla olacağı manasına geliyor. Singapur ve Londra’ da trafik sıkışıklığını aşağı çekmek için bu uygulama giderek daha fazla kullanılıyor. Ve yakın gelecekte çeşitli altyapılarla konuşabilen şoförsüz araçların yaygınlaşması ile bu paralı bölgelerden geçerken ücretin tahsilatı da oldukça kolaylaşacak. Tabi arazi, suv, minivan gibi daha büyük araçlar, şehir merkezine girmek istediklerinde daha çok ücret ödüyor olacaklar.




Şehre yaklaş fakat içeri girme
Büyük şehirlerde çalışanlar, şehre yakın bir yerde araçlarını park ederek; tren, otobüs, minibüs gibi toplu taşıma araçları ya da pnömatik boru gibi gelecek teknolojisini kullanarak merkeze ulaşıyor olacaklar. Belki de sadece bir bisiklet kullanma durumunda kalacaklar. Bir çok şehir, bu fikirler üzerine çalışmalarına devam ediyorlar.





[Link Görmek ve Forumumuzdan Yararlanmak İçin Üye Olmasınız. ] dan, otomobillerin geleceği hakkındaki güncel bilgileri takip edebilirsiniz. Ayrıca istediğiniz marka modeli seçerek, ilgilendiğiniz araba hakkında son zamanlarda yayınlanmış olan tüm haber, özel yorum ve videolara erişebilirsiniz. Yayınlanmış makaleleri okuyarak otomobiller hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.