Sindy

Hasta olduğunda huysuzlanan erkeklle baş etmek kolay değil.
Mutfakta ona sıcacık bir çorba hazırlıyorsunuz, salonda uzandığı kanepeden size sesleniyor; ‘ senin eline düşen yandı zaten!’. Sabırlı olun ve önce bize kulak verin.

Malum, şu sıralar tam da hastalık dönemindeyiz. Kafamızı nereye çevirsek biri ya öksürüyor ya da hapşuruyor... Hastalanan bir koca ya da sevgiliye tahammül edebilmek de yürek işi doğrusu. Biz kadınlar, soğuk algınlığı ya da gribe yakalandığımızda bir ya da bilemediniz iki gün içerisinde yataktan doğrulup ev işi, çocuğun ihtiyaçları diye tekrardan koşmaya ve çabalamaya başlıyoruz. Peki ya onlar? Aynı hastalığa aynı şiddette maruz kaldıklarında; başlar hemen türlü yakınmalar, ‘senin eline düşen yandı’lar, mızmızlanmalar ve öfkelenmeler... Bir anda 7-8 yaşındaki hallerine ışınlanırlar ve hatta ağlamaklı ses tonuyla cümleleri uzatarak konuştukları da olur, tıpkı birer çocuk gibi! İşte size hastalanan sevgiliyle ne yapılırla ilgili önerilerimiz;

Hazırlıklı olun.

Her şeyden önce kendinizi, özellikle de bu aralar hasta bir partnere hazırlayın. Yoğun bir günün ardından akşam eve geldiğinizde ‘hasta bir adamla’ karşılaşmak şoke etmesin sizi. Tavuk suyuna çorba için malzemeler bulundurun dolabınızda, portakal, limon gibi takviyeler de. Acilen ihtiyacınız olacak ateş düşürücülere de kolayca erişebilir olmanızda fayda var. Sevgilinizin bitmek bilmeyen yakınmalara karşı kulak tıkacını da hazır tutun tabii...

Empati kurun.

Yanınızda çaresizce uzanan, üşüyen ve basit bir soğuk algınlığını ölümcül bir virüs vakasına çeviren bu çaresiz adamın yerine koyun kendinizi. O artık bir çocuk! Böyle düşünün ve bu yönde hareket edin. Dert yanma ve yakarışlardan başınız ağrısın istemiyorsanız ona biraz şefkat ve ilgi gösterin. Ne kadar kötü hissediyor olduğunu anladığınızdan bahsedin. Empati kurun ki, ona karşı sempatiniz sona ermesin.

Şımartın onu biraz..

Her zamankinden daha fazla ilgi, alaka ve sevgi gösterin ona. Şöyle güzel bir çorba yapın, battaniyesini örtün, yastığını düzeltin. İlaçlarını verin, ateşini ölçün, özel bir isteği olup olmadığını sorun. Bileklerini ovalayın ve son derece alçak ve ilgili bir ses tonuyla yaklaşın. Unutmayın, onu sizin göstereceğiniz ilgiden daha hızlı iyileştirebilecek bir ilaç yok henüz piyasada. Moralini yükseltin ve onu rahat ettirin...

Duymazdan gelin.

Aşk ilişkilerinde normal zamanlarda kesinlikle yapılmaması gereken birşey, duymazdan gelmek. Kavga ederken bile sakıncalı! Fakat iş hasta ve sürekli mızmızlanan bir partnere gelince, başka çareniz kalmıyor ne yazıkki. Ona cevap vermek yerine duymazdan gelin. Erkekler hasta olduklarında çenelerine vuruyor maalesef, böyle kabul edin durumu. Yersiz hayıflanmalarını dikkate almayarak kendi işinizi kolaylaştıracaksınız, unutmayın!

Mümkün olduğunca yalnız bırakmayın.

Basit bir soğuk algınlığı ile davranışlarında ani değişimler sezinleyebileceğiniz erkekler, böylesine durumlarda çoğunlukla yalnız kalmak istemezler. Size türlü gereksiz nedenlerden ötürü sürekli sesleniyor olmalarının altında, yalnızlık duygusu yatıyor olabilir. Belki sizi odanın içinde görür görmez başlayacaktır oram ağrıyor, buram ağrıyorlara fakat siz odada kaldıkça göreceksiniz ki giderek sessizleşecek ve toparlanmak için dinlenme moduna geçecektir. Bu yüzden onu mümkün olduğunca yalnız bırakmayın. Dizüstü bilgisayarınızı, örgünüzü ya da ayıklanacak fasülyenizi alın ve odanın bir köşesine oturun.

Annesine haber verin.

Tüm bunlara rağmen yakarışları, huysuzlanmalarıyla başa çıkamıyorsanız, annesine telefon açın ve biricik oğlunun ağır bir soğuk algınlığı geçiriyor olduğunu söyleyin. Merak etmeyin, yardımınıza koşacaktır. Partnerinizin hayıflanmalarının hepsini tek başınıza değil, en azından iki kişi karşılamış olacaksınız böylelikle.