CoderMan
07-11-2017, 01:52 AM
yüklenmek
(-e) 1. Yükleme işi yapılmak veya yükleme işine konu olmak: Daha şimdiden evin bütün işleri Peyker'in üstüne yüklenmiş. -M. Ş. Esendal. 2. Kendi ağırlığını başka bir şey üzerine vermek, bedeniyle abanmak: Araba durdukça önümdekine, kalktıkça arkamdakine yükleniyorum. -B. Felek. 3. (-i) Bir yükü taşımayı üstüne almak: Bavulları yüklendi. 4. mec. Üstüne düşmek, zorlamak: Hep birden yüklenmişlerdi o zaman Rahmi'ye; saygısızlık ettin, kırdın diye. -T. Buğra. 5. (-i) mec. Bir şeyi yapmayı kabul etmek, üstüne almak.
Güncel Türkçe Sözlük
yüklenmek
bk. yüyhlenmek
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklenmek Fr. charger
(fizik)
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu 1963
(-e) 1. Yükleme işi yapılmak veya yükleme işine konu olmak: Daha şimdiden evin bütün işleri Peyker'in üstüne yüklenmiş. -M. Ş. Esendal. 2. Kendi ağırlığını başka bir şey üzerine vermek, bedeniyle abanmak: Araba durdukça önümdekine, kalktıkça arkamdakine yükleniyorum. -B. Felek. 3. (-i) Bir yükü taşımayı üstüne almak: Bavulları yüklendi. 4. mec. Üstüne düşmek, zorlamak: Hep birden yüklenmişlerdi o zaman Rahmi'ye; saygısızlık ettin, kırdın diye. -T. Buğra. 5. (-i) mec. Bir şeyi yapmayı kabul etmek, üstüne almak.
Güncel Türkçe Sözlük
yüklenmek
bk. yüyhlenmek
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklenmek Fr. charger
(fizik)
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu 1963