PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : yüklü


CoderMan
07-11-2017, 01:50 AM
yüklü
sf. 1. Yükü olan. 2. Yapılacak işi çok olan: O çok yüklü, bu işi başkasına verelim. 3. Çok çalışmayı gerektiren: Bu yılki ders programı çok yüklü. 4. Çok fazla, pek çok: “Yüklü servetini cömertçe harcamaması nedeniyle piyasada para sıkıntısı baş gösterdi.” -İ. O. Anar. 5. Bir duyguyu, bir olguyu içinde veya üzerinde fazlaca bulunduran: “Romanları, denemeleri hep kültürle yüklü, çok yanlı, zengindi.” -H. Taner. 6. argo Çok sarhoş. 7. argo Paralı, varlıklı. 8. hlk. Gebe.

Güncel Türkçe Sözlük
yüklü
Gebe.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklü
Meyvesi bol (ağaç için).

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklü
Gebe, hâmile.

Tarama Sözlüğü 1972
Yüklü
Çankırı ili, Yapraklı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.