Sindy
05-17-2017, 11:43 PM
Neil Harbisson, sadece siyah ve beyaz olarak görebilen sanatçı, kafatasına yerleştirilen elektronik çipe takılan kamera ile renkleri duyabildiğini söylüyor.
İspanyol müzik sanatçısı Neil Harbisson şu an 31 yaşında ve doğuştan akromatopsi; yani renkleri göremiyor. Hayat onun için siyah ve beyaz iken görüntüleri ses titreşimlerine dönüştüren bir kamerayı kafasına yerleştirerek göremediği renklere yakınlaştı.
On yıldır renk frekanslarını kamera ile farklılaşmış seslere dönüştüren bir elektronik dış göz kullanan Harbisson'un renk seçiciliği medikal cihazın algılama özellikleri nedeniyle sınırlıydı. Kafatasına ameliyatla elektro çip yerleştirilmesine ikna olan genç müzisyen, görülür tayf aralığındaki daha karmaşık renkleri de kemik titreşimleri ile hissedebildiğini söylüyor. Ağır duyma sorunlarında uygulanan koklear implantı gibi medikal bir sibernetik uygulama olan "sibergöz" bir ucunda kamera bir ucunda ise işitsel giriş bulunan bir antenden ibaret. Bu anten Harbisson'un kafatasının arkasına yerleştirilmiş bulunuyor. Cihaz ışığı yüksek ya da alçak tavanlı tonlara dönüştürüyor ve kemik bağlantısı ile sanatçının duyması sağlanıyor.
Korosunu renkleri kullanarak tek başına yönetmişti
Harbisson, Barselona'daki Palau de la Musica Catalana konser salonundaki renklerden esinlenerek beste yaptı. Daha sonra, akıllı mobil teknolojilerini kullanarak bestelerini tablete kaydetti. Palau's Gençlik Korosu ve Katalan Yaylı Dörtlüleri, Harbisson'ın renklere dayalı notalardan oluşan bestelerini çalıp söylediler. Harbisson, şubat ayında orkestrasını ve yaylı sazlar dörtlüsünü eşzamanlı olarak tabletinden gönderdiği sinyallerle yönetti ve bir ilke imza attı. Uzun süredir renkleri duyan tek insan olan Harbisson, insanların kendi dünyasına girdiğini görmekten dolayı çok mutlu olduğunu söylüyor.
İspanyol müzik sanatçısı Neil Harbisson şu an 31 yaşında ve doğuştan akromatopsi; yani renkleri göremiyor. Hayat onun için siyah ve beyaz iken görüntüleri ses titreşimlerine dönüştüren bir kamerayı kafasına yerleştirerek göremediği renklere yakınlaştı.
On yıldır renk frekanslarını kamera ile farklılaşmış seslere dönüştüren bir elektronik dış göz kullanan Harbisson'un renk seçiciliği medikal cihazın algılama özellikleri nedeniyle sınırlıydı. Kafatasına ameliyatla elektro çip yerleştirilmesine ikna olan genç müzisyen, görülür tayf aralığındaki daha karmaşık renkleri de kemik titreşimleri ile hissedebildiğini söylüyor. Ağır duyma sorunlarında uygulanan koklear implantı gibi medikal bir sibernetik uygulama olan "sibergöz" bir ucunda kamera bir ucunda ise işitsel giriş bulunan bir antenden ibaret. Bu anten Harbisson'un kafatasının arkasına yerleştirilmiş bulunuyor. Cihaz ışığı yüksek ya da alçak tavanlı tonlara dönüştürüyor ve kemik bağlantısı ile sanatçının duyması sağlanıyor.
Korosunu renkleri kullanarak tek başına yönetmişti
Harbisson, Barselona'daki Palau de la Musica Catalana konser salonundaki renklerden esinlenerek beste yaptı. Daha sonra, akıllı mobil teknolojilerini kullanarak bestelerini tablete kaydetti. Palau's Gençlik Korosu ve Katalan Yaylı Dörtlüleri, Harbisson'ın renklere dayalı notalardan oluşan bestelerini çalıp söylediler. Harbisson, şubat ayında orkestrasını ve yaylı sazlar dörtlüsünü eşzamanlı olarak tabletinden gönderdiği sinyallerle yönetti ve bir ilke imza attı. Uzun süredir renkleri duyan tek insan olan Harbisson, insanların kendi dünyasına girdiğini görmekten dolayı çok mutlu olduğunu söylüyor.