Paylaşım Forumu Asiforum.Net     Duyurular Program İndir Ferizli Haber Kaynarca Haber Anasayfa  

Go Back   Paylaşım Forumu Asiforum.Net
Kayıt ol Yardım Topluluk Ajanda Bugünki Mesajlar Arama

Aile ve Evlilik Yaşamı Aile ve evlilik yaşamı hakkın da herşey.

Cevapla
Seçenekler Stil
Okunmamış 05-12-2017, 04:17 AM   #1
Sindy
Administrator
 
Sindy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2017
Mesajlar: 3.425
Ruh Halim: Cap Canli
Sindy is on a distinguished road
Standart "Bebek ergenliği"ne dikkat

Bebeklerin 1,5 ile 3 yaş aralığına dikkat. Uzmanların 'bebek ergenliği' diye tabir ettiği yaş aralığında ağlama, bağırma davranışlarına karşı ailelerin sabırlı ve kararlı bir şekilde yaklaşmak gerekiyor.

Bebeklerin özgürleşmeye ve kişilik kazanmaya başladığı 1,5 ile 3 yaş arasındaki ağlama, bağırma gibi negatif durumların, gençlerdeki ergenlik dönemine benzediği, ailelerin bebeklere karşı bu dönemde daha sabırlı ve kararlı davranması gerektiği bildirildi.


1,5 YAŞINDAN İTİBAREN YÜRÜME KONUŞMA DAVRANIŞLARI KAZANIYOR
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Metin Kılınç, bebeklerin 1,5 yaşından itibaren yürüme, konuşma, kendi başlarına yemek yeme gibi bazı alışkanlıklar kazandığını hatırlattı.
Bu süreçte çocukların özgürlüklerini kazanmasıyla kişiliklerinin de oluşmaya başladığını dile getiren Kılınç, bebeklerin bu süreçte kendini ispatlamaya çalıştıklarını anlattı.


3 YAŞINA KADAR SÜRÜYOR

Bebeklerin 3 yaşına kadar süren ve tıpta "negatif olma" dönemi diye nitelendirilen süreçte, bağırma, ağlama ve istekleri yerine getirilmediğinde elindekini fırlatma gibi bazı olumsuz davranışlar sergilediğini anlatan Kılınç, "Bu olumsuz davranışlar, 1,5 ile 3 yaş arasındaki hemen hemen tüm çocuklarda görülür. Özellikle ilk çocuğu olan ailelerde de bu durum şikayet edilen ve aileleri huzursuz eden bir dönem olarak dikkati çekiyor. Aslında bebeklerin bu dönemi, gençlerin ergenliğiyle de benzeşiyor" dedi.


DÜZGÜN BİR BİREY İÇİN SABIRLI OLMALARI GEREKİYOR
Ebeveynlerin ruh sağlığı ve sosyal çevresi açısından düzgün bir birey yetiştirebilmeleri için bu dönemin önemli bir süreç olduğuna işaret eden Kılınç, bu süreçte yapılacak olumlu veya olumsuz tutumların, çocukların gelecekteki kişiliklerine aynı oranda etki edeceğini, bir araya geldikleri ebeveynlere bu konuda gerekli uyarılarda bulunduklarını belirtti.


İNATLAŞMA, AĞLAMA, BAĞIRMA, ELİNDEKİNİ FIRLATMA OLABİLİR
Ailelerin en çok şikayet ettiği konuların başında, çocukların inatlaşması, ağlaması, bağırması ve ellerine aldıkları cisimleri fırlatmalarının geldiğini ifade eden Kılınç, inatlaşma konusunda bebeğin dikkatinin başka bir yöne çekilmesi gerektiğini, inatlaşma konusu üzerinde uzlaşma sağlanamıyorsa, çocuğun hoşlandığı herhangi bir konu üzerinde konuşarak, inatlaşmadan vazgeçilmesini sağlamak gerektiğini kaydetti.

AĞLATMADAN YAPIN AMA AĞLIYOR DİYE YAPMAYIN

Çocukların ağlamalarında ailelerin payının daha fazla olduğunu savunan Kılınç, “Bebekler, ağlamayı bu dönemde koz olarak kullanıyor. O yüzden ailelerin kararlı olması gerekiyor. Eğer çocuğun istediği şey yapılabilirse bebeğin ağlamasını beklemeden yapmak gerek. Fakat olmayacak bir şeyse de ağladığında kararlı şekilde, istediği şeyin neden olmayacağını anlatmak gerekiyor. Belki çocuk isteklerinin ağladığında bile yapılmadığını 3-5 kez gördüğünde daha fazla ağlayacak ama devamında ağlasa da istediği şeyin olmayacağını görecek ve ağlayarak eline bir şey geçmeyeceğini fark edecek. Dolayısıyla ağlama alışkanlığını terk edecek" diye konuştu.


YAPMA-ETME DEMEYİN ANLATIN
Kılınç, fırlatma konusunda ise ailelerin bebekleriyle konuşarak çözüm bulabileceğini, "yapma-etme" diye kesin ifadeler yerine, fırlatma eylemi devam ettiğinde oluşabilecek kazaların bebeğe anlatılması gerektiğini kaydetti.

"GÖZLERİNİN İÇİNE BAKIP, ANLATIN"
Halk arasında bebeklerin bu dönemde çok şeyi anlamayacağı ve bilemeyeceği yönünde kanı oluştuğunu ancak bunun gerçeklerle örtüşmediğini vurgulayan Kılınç, "1,5-3 yaşındaki bebekler, sanılanın aksine tahmin edemeyeceğimiz kadar şeyi anlayıp, seziyor ve biliyor. O yüzden 'bilmez' demeyin. Her şeyin farkındalar" dedi.
Ebeveynlere çocuklarıyla konuşma tavsiyede bulunan Kılınç, sözlerini şöyle tamamladı:

"Avrupa'da hemen her fırsatta dile getirilen 'iletişim kurarken gözlerinin içine bakın' söylemi, bu dönemdeki çocuklar için daha etkili oluyor. Çünkü çocuklar gözlerinin içine bakıldığında, sevginizi, şefkatinizi, kızgınlığınızı daha iyi hissediyor. O yüzden bebekler dilinizden çıkanları kavrayamasa bile gözlerinizden hissediyor. Her zaman ailelerin çocuklarının gözlerinin içine bakarak, olayları anlatması gerekiyor. Bu konuda çocuklar sabırsız olabilir, dediklerinizi tekrarlatabilir. Fakat ailelerin sabırlı ve kararlı şekilde anlatmak istediğini gözlerine bakarak dile getirmesinde yarar var."
Sindy isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla

Sindy Kullanicisinin Son 5 Konusu
Baslik Kategori Son Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj
'Cihangir Cumhuriyeti', TRT Tabii platformunda... Sinema Dünyası Sindy 0 3 02-21-2025 08:27 PM
Minik Serçe, Ferdi Tayfur'un 'Bana sor' şarkısını... Yerli ve Yabancı Diziler Sindy 0 21 02-14-2025 07:14 PM
Kızıl Goncalar fragman | "Allah Yüzüne Baksın... Yerli ve Yabancı Diziler Sindy 0 34 02-04-2025 11:57 PM
10 Aralık reyting sonuçları açıklandı! Bir Gece... Yerli ve Yabancı Diziler Sindy 0 38 02-04-2025 11:57 PM
Kuruluş Osman 174. bölüm izle full hd tek parça!... Yerli ve Yabancı Diziler Sindy 0 32 02-04-2025 11:57 PM

Cevapla

Etiketler
ailelerin, bebeklerin, bir, gerekiyor, kılınç


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hizli Erisim


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 10:02 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimisation provided by DragonByte SEO v2.0.37 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.