yüklük
yüklük, -ğü
a. Evlerde yatak, yorgan gibi şeyleri koymaya yarayan yer veya büyük dolap, yük, yük odası: Öbür yana dönüyor, kocaman bir yüklüğün kapısını açıyordum. -Y. K. Karaosmanoğlu.
Güncel Türkçe Sözlük
yüklük
Yıkanmak için ayrılmış bölüm.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklük
1. Yük. 2. Bir hayvanın taşıyabileceği ağırlık ya da oran kadar: Beş yüklük odunu üç yüke sığdırdı.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklük
Yük olma durumu: Onun bize bir yüklüğü yok.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklük
< T. yük+lük: Duvara gömülü yatak dolabı (Erzincan Merkez)
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklük
Yatak yığını
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklük
Odaların duvarına gömülü şekilde yapılmış yatak yorgan dolabı; gusülhane
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yüklük İng. trunk, boot
Yolcu taşıyan araçlarda yolcu yükünün konduğu kapalı ya da açık bölüm.
BSTS / Otomobilcilik ve Motor Bilgisi Terimleri 1980
yüklük Osm. bagajlık
Çiftekerin arkasındaki yük ve paket taşıyacak yer.
BSTS / Çiftteker Terimleri Sözlüğü 1970
yüklük
[yüglüg]: İçine yatak, yorgan koymak için duvara açılmış olan boşluk ya da yatak dolabı. (Tokmacık *Yalvaç, Yakaköy *Gelendost -Isparta: Esnemez İnönü -Eskişehir; Yurtbeyi *Çankaya -Ankara.; Başkışla *Karaman -Konya) [yüglüg]: (Güzel *Güdül -Ankara)
BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü 1976
|